4 Ocak 2010 Pazartesi

Gündüz Düşleri

Birkaç saat önce İstanbul'a döndüm, ruhum muhtemelen Ege kıyılarında geziniyordur. Küçük Prens belki Martı Jonathan ile birlikte bir iki duble birşeyler içiyordur. Zeki Paşa ne yapıyordur acaba?

Sanırım yaşanmışlığın pek de önemi yok. Önemli olan nasıl hatırladığın. Ama Bodrum'u hatırlamak yetmiyor şu an. Kendime renkli iplerden yollar çizdiğim rüyalar görüyorum. Jonathan'ın peşi sıra uçuyorum bazen. Meyvesini ağaların değil de çocukların yediği bir/n şeftali ağacıyla sohbet ediyorum. Motosikletin arkasında etrafı izlerken rüzgar yüzümü yalıyor. Yel değirmenlerine selam veriyorum.O değil de, buralarda bir yerlerde "Anılardan/Hayallerden sıyrıl, şimdiye dön" tuşu olmalıydı. Yoksa aklım Bodrum'da mı kaldı? Sahi yarın son!..

Yarın Genç Gezginler Seyahat Bursu başvuruları için son gün sevgili okur. Yani bir ihtimal bu satırlar blogta yazdığım son satırlar. Bir diğer ihtimal ki bu beni benden alıyor, yeni yepyeni İnterrail yazılarıyla görüşeceğimiz anlamına geliyor.

Herkese yeni yılın sağlık, mutluluk, taptaze düşler, keyifli yollar ve ve ve umut getirmesini dilerim...

Ayşe Özyılmazer'den Enerji şarkısı da benden bütün kadınlara geliyor...na na naaa na nananaaa